SANKİ BİR ALEVSİN
Sanki bir alevsin, sürekli yanıyorsun,
Işık saçıyorsun hiç usanmadan.
Bakışının etkisi canlar yakıyor,
Kalplere baş eğdirip mutlu oluyorsun.
Gücünün farkındasın, biliyorum dostum,
Onu bir araç olarak kullanıyorsun.
İnsanlardan kağıt kartlar yaparak,
Vurarak, kazanıp teslim alıyorsun.
Geceyi karanlıktan koruduğun gibi,
Kime acıyor, kime yanıyorsun?
Bu dünyada senin gibi olamadık.
Bizim gibi olmayı da sen başaramıyorsun.
Bazen sanıyorum ki sen sihirbazsın,
Gizli istekleri çözen sihirbaz.
Kini nefreti rüzgâra verip,
Bağrını güzelliğe açan sihirbaz.
Herkesi bir şeyden korumak için,
Kılıç yapmışsın sen iyilikten.
Onunla rahatça başlar kesiyorsun,
Buna hakkın yoktur, iyi biliyorsun.
Bazen de sanıyorum sen bir şeytansın
Seni kınamaya gücüm de yok.
Kötü niyetini rüzgarlara veriyorsun,
Yüce meleklere olmak için yakın.
Şimdi sen ne yerde ne de göktesin,
Bomboş uçurumlar koruyor seni.
Belki de bu yüzden böyle dertlisin,
Budur gözlerindeki yalnızlık gamı!
Seni anlamadım, olsun, ne yapalım!
Çiziyorum üstünü, nasiptir bu da.
Ama dua ettiğim her akşam vakti,
Tanrıya şükür ki varsın bu dünyada!
YILDIZLAR DİZİLSE MERDİVEN GİBİ
Yıldızlar dizilse merdiven gibi,
Dolsa gözlerime ayın ışığı.
Çıkarak kat kat gökyüzüne,
Seni getirirdim oradan aşağı.
Sıkıca yüreğimde sakladıklarımı,
Getirebilseydi rüzgârlar sana.
Bak, o zaman bilirdin senin için nasıl
Kırılıp, üzülür yüreğim benim.
Kalbimin içinde yaşayan sensin
Arzudan, istekten değerlidir bana.
Senin sözlerinle ilgili anılarımı,
Keşke nehirler geri getirebilse.
Seni nereden bulayım, bilemiyorum!
Gösterebilseydi bari bulutlar.
Keşke bir an elinden tutabilseydim,
Böyle ulaşılmaz dileğim de var.
Neden gözyaşları dönüyor denize?
Söyleyebilseydi yağmurlar bana.
Huzur hakkında bildiklerini,
Ay da yıldızlar da söylerdi bana.
Samimi sesini duyuyorum her an,
Beni uzaklarda sen koruyorsun.
Keşke duygularımı ulaştırsa dağlar,
Nasıl özlediğimi, kendin duyarsın.
Ağaçlar köprüye dönüşebilse,
Üstünden sana doğru gelirdim.
Söyleyemediğim, anlatamadığım her şeyi
Bir gülümseme ile sana anlatırdım.
Gündüze dönebilseydi geceler,
Güneş ışık saçardı karanlıklara.
Sıkıca sarılıp kucaklardım seni,
Bir daha gitmemen için uzaklara.
Dünyanın en iyi adamıydın sen,
Hatıran ebedî yaşar kalbimde.
Bil ki bekleyeceğim kavuşmamızı,
Buna inanıyorum, bil ki her zaman.
BOŞ DÜNYA
Gece, güneş seni terk ettiğinde,
Bulut arkasına geçen ay da,
Yüreğine süzülen gamı dinlersin
Bir daha anlarsın, teksin dünyada.
Dostlar unutunca doğum gününü,
Düşmanın nefreti susar, sakinleşir.
O zaman yüksek sesle şiir okuma!
Bil ki o, konuşmasan da seni dinliyor.
Yaşanmış anları hatırandan silip
Bırak rüzgâr götürsün, üzülme daha.
Yaz gözyaşlarına dönüşse de kar,
Diğer dertlerinde teselli arama.
Bu küçük dünyada yalnız da olsan,
Kalsan da dar bir yol ayrımında,
Baksan kimse yoktur, bomboştur dünya,
Bil ki tek değilsin, O var yanında…
BANA GÜÇ VER ALLAH’IM!
Bana güç ver, Allah’ım!
Dilimden düşmesin bu saf dualar!
Bana güç ver, samimi olayım…
Benden uzak dursun bütün yalanlar!
Bana güç ver, veda edeyim
Bu açgözlü dünyanın heveslerine!
Yarıda bırakayım hırs kadehini
Güç ver, çeksin beni gökyüzü içine!
Kanadım,
İnce bir dal gibi titreyip essin,
Dünyanın yüzüne bakayım bu ara,
Haddimi aşıp çoşmayayım
Bırakayım bu gereksiz gurur,
Yuvarlanıp düşsün uçurumlara!
Güç ver gazabını
Kendi gözyaşlarının
Altında gizleyen insan duyulsun!
Güç ver!
Kötülüğe iyilik yapayım
Kan ise kanla değil, suyla yıkansın!
Güç ver!
Birisinin arkasından ben,
Susup, konuşmayayım bir daha hiçbir vakit.
Bırak yüzüme söylensin, söylenen sözler,
Yüzüme söylenen sözle yürek iyileşir.
Güç ver!
Acımayayım ben insanlara,
Acıyan insana sonunda acınır!
Açıkla, onlara güven aşıla
İmana gelsinler, güçlensin onlar!
Hiçbir