Sırlı bakışın gibi
Çöldeki serap gibi
Can yakan hatıralar gibi
Güz olmuş gidiyorsun
Gitme!
GECE PATİKASI
Gece patikası
Götürüyor beni yârimden.
Dönmemek üzere
Aziz yârim,
Hüzünlü türküm benim.
Yıldızlar uyur
Gölgeler rüya görür
Ay başucumda yoldaş gibi
Gece tacı,
Hüzünlü türküm benim.
Aşkım kokar yasemende
Sanki son kez geçmekte
Yüreğime bir tay
Ervah tozuna bulanmakta
Hüzünlü türküm benim.
O YILDIZ
O yıldızı
Artık nice yıllar
Bulamıyorum yüksek gökyüzünde
Bakmıyor bana dalgalanarak
Nilüferli derin göllerde
Şu yıldıza bakarak, aşkta
Nice yemin içmiş idik biz
Şunun aydınlığında ömrün
Nice yolunu geçmiş idik biz
Gittin hüzünlü gençliğim
Anılar kaçıştı
Bir haber vermeden,
Bilmem nerelere kayboldu.
Canıma yer bulamayarak,
Aşktan umudumu kestiğim an,
Geldim de ben ikimize bir ömür
Yerde yatan taşı ele alıp,
Dünyaya vurayım derken
Dile geldi yıldız-taşım:
“Kutsal aşka el kaldırma sen!”
SEBEBİM SEN MİSİN?
Merhaba! Sen misin bu?
Yüzün solmuş bu denli?
Rüya değilsin ki
Ne haber, dedindi
Yüzüne
Yazılmış sebebim
Bu dünya bil ki bizim
Sen bil ki sebebimsin
Ağlama arsız gecelerde
Uzanıp göğün yedinci katına,
Yazalım aşkın suresini.
Örtmesin bulut bizi
Söz Tanrım erkinde.
O sure, bin gıybet değil
Uzanıp alamaz kimse
Sızlanma geçmişim
O GECEDE
Kavuştuğumuz gecenin devamı
Yağmur bardaktan boşaldı
Fırtınanın kucağında taze kayın ağaçları,
Bağrıma yıllar yıkıldı.
Yıkıldı yıllar…
İhanetin savruldu
Yağmur damlalarının raksederken
Ağladı toprak,
Seni beklerken o gecede.
DÜŞ
Huysuz bir gecede
Edepli bir bahçede
Tutulmayan dileklerden düştü yıldız
Kalbimin üstüne.
Tutuşan ufkun morunda
Solan yaprağın sarısında
Hicranın kırmızısını içti gönül
Gözümdeki izinle.
Yaralı kuşun kanat sesinde
Yerini bulamamış gelinlerin telinde
Sessiz ağıtlara dolandı kirpik
Dudağımdaki isminle.
Gördüm ben
Güzel bir düştün
N’olur gönlümden düşme.
YALVARIŞ
Götür beni geçmiş günlerime
Yalan söyle
Haydi inandır beni
Geçenlerin tatlı azabında
Sen tutuştur beni
Ah edip aşkınla
Canda sönen ateş ile
Sırdaş kağıdım kalemim ile
Haydi söylet beni
Alevden bir çemberde
Ağırlaşan kelimelerim ile
Söyleyemediğim ninni ile
Haydi kandır beni
Gitmek isteyen anılara inat
Dizlerinde uyut beni
Aşkınla avut
Gitme bir yerlere
Başucunda unut beni
BİR HATIRA
Neden bana ıstırap verir
Uzaklarda kalan bir hatıra?
Gök rengi sisten kalkıp,
Neden geliyor aklıma?
Artık unutuldu sanıp
Sakınıp saklanıp
Usumda yenileniyor
Bilmem neden
O rüzgârdaki can hatıra
Tutuşuyor canda.
Tek başına gelemezsin
Vakti geçen gençliğime
Tek tek basaraktan gidemezsin
Saçımdaki beyaz renge
Sayma dakikaları ey yorgun hatıra
Solmuş günün ışığı
Çıkıyor önüme
Kurumuş bir gül hatıra defterinde
Uçuyor hüzün kül olup geçmişime
O bakışlar…
O kirpik
O kaşlar
Yıl almış durur karşımda
Yakma canımı
Yakma artık ey hatıra.
ÖZLEM
Sen yoksun artık…
“Dön!” diye çağırsam da
Dönülmez artık.
Güneş batıyor
Ömrümün ufkuna
Dur desem de
Duyulmaz artık
Sel