İskender’in Babil’deki ölümünün nedeni tartışma konusu olmuştur. Kimi çağdaşları onun zehirlenmiş olduğundan şüphelenmiştir: “O düşmanlarına yenilmedi. Güvendiği kişiler ona bir komplo kurdular.” Ne var ki 1998 yılında tamamlanan bir araştırmada muhtemelen tifo ateşinden öldüğü sonucuna varılmıştır.
1- Oliver Stone’un yönettiği 2004 yapımı Alexander filminde, İskender rolünü İrlandalı aktör Colin Farrel (1976-) oynamıştır. Büyük fatih aynı zamanda aralarında William Shatner (1931-) ve Richard Burton’un (1925-1984) da bulunduğu pek çok başka aktör tarafından da canlandırılmıştır.
2- İskender’in en sevdiği kitap olan İlyada’yı uyurken bile yastığının altında tuttuğu söylenir.
3- Efsaneye göre İskender ölümünden sonra mumyalanmıştır. Naaşı kendi adıyla onurlandırılan Mısır’daki İskenderiye şehrine götürülmüştür.
Platon
Platon’un (MÖ 429-347) gerçek ismi Aristokles’dir. Atina’da politik güce sahip zengin bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Platon ismi, geniş omuzlarından esinlenilerek güreş öğretmeni tarafından kendisine verilmiştir.
“Platos” kelimesi Yunanca geniş anlamına gelmektedir. Bu isim filozofun felsefe tarihindeki konumuna da son derece uygun düşmektedir. Her ne kadar günümüzde politika alanında yazdıkları daha fazla biliniyor olsa da, Atinalı yazarın eserleri şiir, cinsellik ve matematik de dahil olmak üzere çok çeşitli konularla ilgilidir.
Platon gençliğinde son derece ayrıcalıklı bir eğitim aldı. Filozof Sokrat’ın (MÖ 470-399) öğrencisi oldu. Öğretmeninin yargılanıp idam edilmesi onda şok etkisi yarattı. Sokrat’ın pek çok diğer öğrencisi gibi Platon da onun ölümünün ardından şehri terk etti. İtalya ve Sicilya’ya gitti.
Kırk yaşındayken geri döndü ve ünlü akademisini açtı. Genç Atinalılar için bir felsefe okulu olmasını planladığı “Akademi” Batı dünyasında kendi türünün ilk örneği oldu. Yunanistan’ın her yerinden öğrenciler bu okula geldiler. Bunların arasında Platon’un yanında çalışmak için MÖ 367 yılında Atina’ya gelen Aristo da vardı.
Plato’nun pek çok çalışması günümüze kadar ulaşmıştır. Yazdıklarının büyük bölümü diyaloglar şeklindedir. Örnek vermek gerekirse en bilinen çalışması olan Republic (Devlet / MÖ 360), Sokrat ve diğer Yunanlılar arasında geçen kurgusal sohbetlerden oluşmaktadır. Platon diyaloglardan hükümet yapısı, adalet ve toplumda filozofların rolü konusundaki fikirlerini genel hatlarıyla ortaya koymak için yararlanmıştır.
Devlet kitabında Platon’un ünlü “Mağara Alegorisi” de bulunmaktadır. Hikaye, ömürleri boyunca bir mağarada zincirlenmiş olarak bulunan insanlarla ilgilidir. Bunlar güneşi hiç görmemişlerdir. Gördükleri tek şey birkaç nesnenin mağara duvarına düşen gölgeleridir. Platon’a göre mağaradaki insanlar gördükleri gölgelerin gerçeğin ta kendisi olduğuna inanacaklardır. Ama içlerinden biri güneşi görme imkanı bulursa gerçek dünyanın farkına varacak ve diğerlerini aydınlatmaya çalışacaktır. Platon bu öyküyü filozofun toplumdaki öğretici rolünü anlatmak için bir alegori olarak kullanmıştır. Filozof mağaradan kurtulan ve metafiziği, yani gerçekliğin temel doğasını anlamayı başaran kişidir.
Platon Okulu, kurucusunun ölümünden yüzlerce yıl sonra dahi Atina’da varlığını koruyabilmiştir. Platon’un düşünceleri pek çok çağdaş siyaset kuramına ilham vermiştir.
1- “Akademi” ve “akademik” sözcükleri Platon’un Atina’daki “Akademi”sinden türetilmiştir. Platon’un açtığı okula “Akademi” isminin verilme sebebi ise, Yunan kahramanı Academus’a adanan bahçelerde inşa edilmesidir.
2- Platon’un felsefe okulu bin yıla yakın bir süre açık kalmıştır. 529 yılında Bizans İmparatoru tarafından Hıristiyanlığın altını oyduğu gerekçesiyle kapatılmıştır.
3- Platon’un ailesinin kökeninin, Yunan deniz tanrısı Poseidon’a uzandığına dair çeşitli efsaneler vardır.
Öklid
Doğa kanunları, Tanrı’nın matematiksel düşünceleridir.
Bir Antik Yunan matematikçisi olan Öklid’in (MÖ 325-265) yazdığı ders kitabı, 2 bin yıldan uzun bir süre boyunca Batı dünyasında geometrinin temel taşını oluşturmuştur. On üç ciltten oluşan Elementler üçgenler, asal sayılar, poligonlar ve başka birçok konuyla ilgili temel matematiksel kuralları içermektedir.
Bu kitap Öklid’i tarihin en önemli insanları arasına sokmuştur. Buna rağmen hayatı hakkında hemen hemen hiçbir şey bilinmemektedir. Aslında Öklid, Elementler kitabında yeni hiçbir şey söylememiştir. Onun esas başarısı, Yunanlılar tarafından yüzlerce yıldır geliştirilen kanun ve teorileri bir kitapta özetleyerek toplamasıdır.
Öklid Mısır’ın Yunanlılar tarafından kontrol edilen İskenderiye şehrinde yaşamıştır. İskender’in generallerinden biri olan 1. Batlamyus (MÖ 367-283) döneminde büyük bir ün kazanmıştır. Öklid büyük ihtimalle Platon’un (MÖ 429-347) kurduğu Atina’daki “Akademi”de eğitim görmüş ve Mısır’ın fethinin ardından diğer Yunanlılarla birlikte İskenderiye’ye gitmiştir.
Öklid’in Elementler isimli çalışmasında, Exodus (MÖ 395-342), Theaetetus (MÖ 417-369) ve diğer matematikçilerin buluşları tek bir geometri sistemi içerisinde bir araya getirilmiştir. Bu durum, Öklid’in çağdaşlarının kitabı kafa karıştırıcı bulmasına neden olmuştur. Öklid’in hayatına ilişkin kayıt altına alınmış nadir olaylardan biri, bu durumun güzel bir örneğini teşkil eder. Buna göre Elementler’in bir kopyası eline geçen kral, onun büyüklüğü ve karmaşıklığını görünce korkuya kapılmıştır. Bunun üzerine ünlü matematikçiyi yanına çağırmış ve bu konuları kendisine açıklamasını istemiştir. Batlamyus, Öklid’e geometri öğrenmenin daha kolay bir yolu olup olmadığını sorduğunda Öklid’in “Geometriye giden bir kraliyet yolu yoktur” yanıtını verdiği ileri sürülmektedir.
Öklid kitabına birbiriyle bağlantılı geniş bir aksiyomlar seti ile başlar. Bunları kanıtlamaya gerek görmez. Aksiyomlarından birisi de bir düzlem üzerindeki iki noktadan bir doğrunun geçtiğidir. Öklid, bu ve benzeri aksiyomları temel alarak karmaşık teoremleri kanıtlamaya çalışmıştır.
Öklid’in kitabının kopyaları, 9. yy’dan itibaren Arap bilginler tarafından saklanmıştır. Kitabın daha sonra Avrupalılar tarafından yeniden keşfi, kitaba erişebilmek için kendisini Müslüman bir öğrenci olarak tanıtan İngiliz yazar Adalerdus Bathensis’in (1116-1142) kitabı okuyup çevirmesi ile mümkün olmuştur. Adalerd kitabı 1120 yılında Latince’ye çevirmiştir. Kitabın bu tarihten itibaren bin baskı yaptığı tahmin edilmektedir.
1- İki bin yıldan daha uzun bir süre boyunca dünyanın en temel matematik ders kitabı olan Elementler’in, İncil’den sonra en çok satan kitap olduğu söylenmektedir.
2- Abraham Lincoln (1809-1865) bir Öklid hayranıydı. Genç bir avukatken Elementler’’in bir kopyasını sürekli yanında taşırdı. Daha sonraları matematik terminolojisine ait kimi unsurları çeşitli söylevlerine yansıtmıştır. Örneğin, politik eşitlikten bahsederken “özgür bir toplumun aksiyomları” ifadesini kullanmıştır.
3-