Anadolu Uygarlıkları. Oğuzhan Karadirek. Читать онлайн. Newlib. NEWLIB.NET

Автор: Oğuzhan Karadirek
Издательство: Maya Kitap
Серия:
Жанр произведения:
Год издания: 0
isbn: 9786258361308
Скачать книгу
bulunan Yarımburgaz Mağarası, Anadolu’dan Avrupa’ya geçişte insanların konaklama ve barınma yeri olarak kullandıkları bir mağara olmuştur. Aslında sadece insanlar için değil, birçok hayvan için de barınma yeri görevini üstlenmiştir.

      Aşağı ve yukarı mağara olarak ikiye ayrılan mağaranın aşağı bölümü içeriye doğru 600 metre uzunluğundadır.15 Mağaraya dair yapılan ilk çalışmalar Prof. Dr. Şevket Aziz Kansu ve Prof. Dr. İsmail Kılıç Kökten öncülüğünde olmuştur. Bu ilk kazılar sonrası uzun bir süre çalışmalara ara verilmiştir. Ancak Yeşilçam sinemasının popüler olduğu zamanlarda çeşitli dönem filmlerinin çekildiği yer olması sebebiyle mağara katmanları ciddi zarar görmeye başlamıştır. En sonunda 1986 yılı civarında Prof. Dr. Mehmet Özdoğan kazıları yeniden başlatmıştır. 1988 ve 1990 yıllarında ise çalışmalar, Prof. Dr. Güven Arsebük tarafından yürütülmüştür.16

      Bu kazılar sonucunda Yarımburgaz Mağarası’nın geçmişinin, alt paleolitik dönem dediğimiz zamana kadar dayandığı fark edilmiştir. Ayrıca ele geçen ayı ve diğer yabani hayvan kemik kalıntıları, mağaranın boş durmadığını göstermektedir. Bizans döneminde dahi içerisine oyulan nişlere bakılırsa, ibadet alanı olarak kullanması bile söz konusu olmuştur.

      5. Dikkat Çeken Paleolitik Dönem Barınma Yerleri

      Karain Mağarası – Antalya

      Çarkini Mağarası – Antalya

      Kızılin Mağarası – Burdur

      Beldibi Mağarası – Antalya

      Dursunlu – Konya

      Çeçtepe – Ankara

      Etiyokuşu – Ankara

      Avla Dağ – Nevşehir

      Tekeköy – Samsun

      Biris Mezarlığı – Şanlıurfa

      Değirmentepe – Malatya

      Söğüt Tarlası – Şanlıurfa

      Hamışkan Deresi – Adıyaman

      Şehramuz – Adıyaman

      Palanlı – Adıyaman

      Küllünün İni – Elazığ

      Karataş – Antalya

      Körtik Tepe – Diyarbakır

      Demirköy – Diyarbakır

      Taşlıtarla Mevkii – Çanakkale

      Narlıdere – İzmir

      Yarımburgaz – İstanbul

      Göksu – Kayseri

      Gümüşdere – İstanbul

      Domalı – İstanbul

      Belbaşı Mağarası – Antalya

      Kefken – Kocaeli

      Cebeci – Kocaeli

      Öküzini – Antalya

      Direkli Mağarası – Kahramanmaraş

      Tekeköy – Samsun

      Üçağızlı Mağarası – Hatay

      Metmenge – Gaziantep

      Sam – Gaziantep

      Şarklı Mağarası – Gaziantep

      Dülük Mağarası – Gaziantep

      Karadağ Eteği – Kocaeli

      Uluk Mevkii – Şanlıurfa

      Hallan Çemi – Batman

      Cilavuz – Kars

      Ağzıaçık Suyu – Kars

      Tirşin – Diyarbakır

      VI

      Modern Toplumun Temelleri ve Neolitik Dönem

      (MÖ 8000-5500)

      Bugün yediğimiz yemekten toplumsal düzenin temellerine ve oturduğumuz evlere kadar birçok oluşumun temellerinin dayandığı döneme, yani neolitik döneme gelmiş bulunuyoruz. Kimi kaynaklara göre bu dönem, “neolitik devrim” olarak geçmektedir.

      Çağımızın sosyal hayatını ve ekonomik düzenini oluşturan bu sürecin adı, neo (νέο) yani “yeni” ve lithos (λίθος) yani “taş” sözcüklerinin bir araya gelmesi sonucu üretilmiş ve akademik literatüre bu şekilde girmiştir. Ülkemizde ise daha çok yeni taş ve cilalı taş ifadeleri kullanılmaktadır.17

      Neolitik çağın ilk izlerini bereketli hilal dediğimiz ve içerisinde Anadolu coğrafyasının da yer aldığı alanda görmemiz mümkündür. Ancak neolitik dönem olarak adlandırdığımız bu sürecin bir anda başladığını düşünmek saçma olur. Neolitik dönem de kendi içerisinde iki evreye ayrılmaktadır: çanak çömleksiz (akeramik neolitik ya da seramiksiz neolitik dönem olarak da isimlendirilir) ve çanak çömlekli (seramikli) dönem.

      a. Çanak Çömleksiz Dönem

      Nedir bu çanak çömleksiz dönem?

      İklim ılımanlaşınca insan toplulukları da artık mağaralar ve kaya altı sığınakları gibi yerlerden ayrılmış, kendi imkânlarıyla kurdukları barınaklar ve çadırlarda kendilerine hayat kurmuşlardır. Erkeklerin avcılıkla, kadınlarınsa tarımsal süreçle yoğun olarak ilgilendikleri bir dönem başlamıştır. İşte bu yüzden kimi kaynaklar Anadolu’nun ilk çiftçilerini kadınlar olarak göstermektedir.

      Epipaleolitik dönemden neolitik döneme geçişin ilk evrelerini anlamamıza Şanlıurfa’nın Bozova ilçesinde bulunan Biris Mezarlığı ve Söğüt Tarlası yardımcı olmaktadır.

      Anadolu’nun ilk yerleşimlerinden olan Diyarbakır Körtiktepe ve Çayönü, Batman’da bulunan Hallan Çemi ve Nevali Çori, ayrıca Göbeklitepe ve Aksaray Aşıklı Höyük de bu dönemi aydınlatmakta önemli rol oynamaktadır.

      b. Çanak Çömlekli Dönem

      Çanak çömlekli dönemde yaşayan insan toplulukları artık tamamen tarıma geçiş yapmış ve pişmiş topraktan şekillendirerek hazırladıkları kap kacakları günlük kullanıma dahil etmişlerdi. Bu kapların üzerinde çeşitli motifler ve figürler yer alıyordu ve boyalarla yapılan geometrik desenler de bulunuyordu. Toplum yabani bitkileri ve tarımsal tohumları ehlileştirmiş, artık evrimleşmiş yabani hayvanlar sayesinde de et ihtiyacını karşılamıştır. Çanak çömlekli ve çanak çömleksiz döneme en iyi örnekler arasında Çatalhöyük’ü göstermemiz mümkündür.

Ek BilgiBereketli Hilal Nedir?

      Burası, modern dünyanın temellerinin atıldığı topraklar olarak düşünülen bir bölgedir. Günümüzde Fırat ve Dicle nehirlerinin başından sonuna kadar birçok kültür ve devletin kurulduğu yer olması sebebiyle oldukça dikkat çekicidir. Özellikle tarımsal faaliyetlerin bu bölgede başlaması ve bu faaliyetlerin günümüzdeki gıda tüketiminin temellerini oluşturması yönünden önemlidir.

      Bereketli Hilal üzerinde yetişen ilk mahsuller buğday, mercimek, bezelye, nohut, burçak ve ketendir.

      3. Görsel: Neolitik dönemde kullanılmış bir havaneli. Buğdayın öğütülmesi için kullanılan bu aletlerin dezavantajı ise içerisinde ufak tefek taşların kalması olmuştur. Kimi kazılarda elde edilen dişlerde yapılan çalışmalar sonucu diş minelerinin ciddi şekilde tahrip olduğu görülmektedir.

      İstanbul Üniversitesi Rıdvan Çelikel Arkeoloji Müzesi

Скачать книгу


<p>15</p>

Prof. Dr. Güven Arsebük, “Yarımburgaz Mağarası”, Arkeo Atlas, sayı I, 2002, s. 49.

<p>16</p>

Harun Taşkıran, “Prehistorik Arkeoloji ve Mağaralar”, Mavi Gezegen, sayı 24, 2018 s. 63-68.

<p>17</p>

Veli Sevin, Anadolu Arkeolojisi, Der Yayınları, İstanbul. S.15