Tanrılar da aynı şekilde birbirlerini dönüştürebilirdi. Etain, yeniden doğuşuna ön hazırlık olarak Fuamnach tarafından bir böceğe dönüştürülür. Ler’in çocuklarının da kıskanç üvey anneleri tarafından kuğuya dönüştürüldüğünü gördük. Ler onların şarkı söylediğini duyar, ama tanrı olsa da tıpkı Manannan’ın Aoife’yi kıskanç Iuchra’nın soktuğu turna biçiminden değiştiremediği gibi, onların büyüsünü bozamaz. Tanrılar üç yüz yıl boyunca kuğuların müziğini dinlerler ve bu müziği duyan herkes mutlu olur. Birçok eziyet çektikten sonra kuşlar, Bodb’un oğullarıyla karşılaşırlar. Oğullar onlara tanrılardan söz eder. Fionnghula eski dönemdeki mutluluklar hakkında şarkısını söyler. Kadın da Manannan’ın saf öğretisinin, Bodb’un davetlerinin, Oengus’un sesi ve öpücüklerinin tadını çıkarır. Çocukların büyüleri bozulduktan sonra Hıristiyan inancına göre nasıl öldüklerini gördük. Bu eski ve dokunaklı efsanenin Hıristiyanlığa özgü bir sonu vardır: Ler’in çocuklarının kaderini ilk başta nasıl anlattığı bilinmez.
Tanrılar fanilere de dönüşüyordu. Morrígan, Odrus’un göz kulak olduğu bir ineğe bir boğa getirir. Marrígan, Cruachan mağarasına gittiğinde inek boğayı takip eder. Odrus mağaranın içinden içerdeki síde gider, ama orada uyuyakalır ve tanrıça onu uyandırır. Üzerine büyülü sözler söyler ve ondan bir su birikintisi oluşturur. Bu kısmen, elflerin Aige’i bir geyik yavrusuna dönüştürdüğü ve İrlanda’ya gönderdiği başka bir hikâyeyle benzerlik göstermektedir. Daha sonra öldürülür ve ondan geriye nehre atılan bir su torbasından başka bir şey kalmaz. Nehir o zamandan itibaren onun ismiyle anılır. Daha ilginç bir dönüşüm, tanrı Oengus’un dört öpücüğünü birçok kuşa dönüştürdüğü dönüşümdür. Öpücükler, Erin’in soylularını hicvetsin diye yapar ancak bir Druid strateji yaparak onlara engel olur. Görüldüğü gibi, Oengus’un öpücükleri Fionnghula için çok değerliydi. Hıristiyan belgelerinde, adil kişilerin ruhları bazen beyaz kuşlar, kötülerin ruhları da kuzgunlar olarak ortaya çıkar (muhtemelen pagan kökenli bir anlayış).
Son olarak, Tuatha Dé Danann’ın anılarının ve güçlerinin sonraki yüzyıllarda nasıl hayatta kaldığını göstermek için O’Donnell’ın Kerni hikâyesinden alıntı yapılabilir. Burada Manannan, on altıncı yüzyıl İrlanda’sının tarihi şahsiyetlerinin evlerindeki bir köylü veya hizmetçi olarak görünür. İnsanlar üzerinde uyutucu bir etkisi olan hiç duyulmamış bir müzik çalar. O, harika bir sihirbazdır. Çantasından tazı, tavşan, köpek, çocuk ve kadın çıkarır. Hepsi, bir buluta doğru fırlattığı ipek bir ipe tırmanır. O, şifa mucizeleri gerçekleştirir; bir adamın kafasını çıkarıp tekrar yerine takar. Gittiği her yerde birdenbire ortadan kaybolur, nereye kaybolduğunu kimse bilmez. Halk hafızası, eski tanrı anlayışının çoğunu bu şekilde korumuştur.
Beşinci Bölüm
Fanilere Yardım Eden Tanrılar
Yunan mitolojisinde tanrılar, insanların yardımına koşarken temsil edilir. Hıristiyan efsanesinde azizlerin savaşta bir ordunun üzerinde uçup orduya önemli ölçüde yardım ettiği görülür. Aynı şekilde Kelt mitinde tanrılar genellikle insanlara karşı naziktirler ya da bazen kendi amaçları için onlara yardım ederler.
Böyle bir efsane, altıncı ve yedinci yüzyıllardaki tarihi Ulster kralı Mongan ile ilişkilidir. Mongan, tanrı Manannan’ın oğludur ve annesi fani bir kadındır. Görüldüğü üzere, şekil değiştirme güçlerine sahiptir ve ilahi topraklarda yetiştirilmiş olmasının yanı sıra, oraya özgürce erişebilir. O, kahraman Fionn’un yeniden doğuşu olarak kabul ediliyordu; bu nedenle, Hıristiyan tarihi döneminin bu kralı hakkında anlatılan hikâyeler, belki de aynı ada sahip olan, çok daha eski bir efsanevi kral veya tanrı hakkında zaten anlatılmış olmalıdır. Bu efsanelerden ikisinde, tanrının Mongan’ın babasına karısına duyduğu arzu için nasıl yardım ettiği anlatılır. Kısa hikâyede Ulster kralı Fiachna, İskoçya’da yanlarında korkunç bir savaşçı olan Sakson ev sahiplerine karşı yardım etmek için Aedan’a gider. Savaş sırasında Fiachna’nın karısına soylu bir yabancı görünür ve onun sevgilisi olmasını ister. Kadın onu küçümseyerek reddeder, ancak daha sonra ziyaretçinin, korkunç savaşçıdan dolayı tehlikede olduğunu söylediği kocasının hayatını kurtarmak için yumuşar. “Oğlumuz ünlü olacak ve adı Mongan olacak. Maceralarımızı ve beni onun yardımına gönderdiğini kocana anlatacağım.” Yabancı bunu yapar, ardından savaşçıyı öldürür ve Fiachna’ya zafer kazandırır. Mongan doğduğunda Manannan’ın oğlu olarak biliniyordu çünkü Manannan, şafakta kraliçenin yanından ayrılırken adını açıklamıştı.
Daha uzun yorumda Fiachna, Lochlann kralı tarafından bir kötü cadıya ineği (ineğin eti iyileşmesi için tek çareydi) için teklif edilen dört ineğin takasında teminat haline gelir. Daha sonra cadı, Fiachna’yı verdiği sözü tutmayan kralla savaşmaya zorlar. Lochlann kralı zehirli koyunları salana kadar her şey yolunda gider, sonrasında Fiachna’nın adamlarının yüzlercesi ölür. Gümüş bir broşla tutturulmuş yeşil pelerinli, başında altın bir taç ve ayaklarında altın sandaletler olan bir savaşçı belirip koyunları kovacak kişiye Fiachna’nın ne ödül vereceğini sorar. Fiachna, sahip olduğu her şeyi vereceğini söylediğinde savaşçı, “karınla yatmak için İrlanda’ya gitmenin nişanı olarak” yüzüğünü ister. Fiachna bunu kayıtsızca kabul eder. Yabancı (Manannan), Mongan Finn (Adil) adında muhteşem bir çocuğun doğacağını duyurur. “Oraya senin suretinde gideceğim, böylece karın lekelenmeyecek.” Fiachna ayrıca Lochlann kralı olacaktır. Pelerininden zehirli bir tazı çıkaran Manannan, tazıyı koyunların üzerine saldığında kraliçeye Fiachna olarak görünür. Mongan’ın doğduğu gece kraliçenin hizmetçisi Mac an Daimh adında bir erkek çocuk doğurur. Fiachna’nın rakibi Kara Fiachna’nın karısı ise Dubh Lacha adında bir kız çocuğu dünyaya getirir. Bunlar, muhtemelen aşk tanrısının çocuklarıydı. Mongan üç günlük olduğunda Manannan onu Vaatler Diyarı’na götürür ve on altı yaşındayken geri getirir. Bu arada Fiachna Dub, diğer Fiachna’yı öldürdükten sonra Ulsterliler, Mongan’ın eyaletin yarısını ve Dubh Lacha’yı karısı olarak elinde tutması konusunda pazarlık yapar. Kraliçesiyle oynarken, “koyu, siyah perçemli ve ufak tefek din adamı”, Mongan’ı hiçbir şey yapmadığı için azarlar ve topraklarını geri alması için ona yardım teklif eder. Mongan onunla gider; Fiachna’yı öldürürler ve tüm Ulster, Mongan’ın olur. Bu din adamı Manannan’dır ama onun dönüşümü, diğer yorumda olduğu gibi, hikâyenin bir Hıristiyan kâtip tarafından değiştirilmesinin sonucudur. Daha sonra Mongan, Dubh Lacha’yı Leinster kralının ineğiyle takas eder. Ancak o, kralın evinde yaşarken bir yıl beklemesi için onu ikna eder. Mongan’ın ilahi topraklarda öğrendiği sihirli güçleriyle onu nasıl geri kazandığı daha önce anlatıldı. Bran’ın Yolculuğu’nda Manannan, Mongan hakkında bir kehanette bulunur. Bran’a Fiachna kraliçesine nasıl gideceğini, ondan síd halkını ihya edecek bir oğlu olacağını söyler. Sırları açığa çıkaracağını, her şekle gireceğini (ejderha, kurt, geyik, somon, fok), tanrının yiğit kahramanın yanına prensler vereceğini ve onun öğretmeni olacağını anlatır.
Bu hikâyeler, içerdikleri Hıristiyan unsurlarının yanı sıra, pagan kökenlidir ve tanrıların yarı tanrı oğulları ve tanrıların insanlara yaptığı yardımlara dair pagan fikirlerini yansıtır. Merhum Bay Nutt, Mongan hikâyesinin herhangi bir gerçek veya hayali kahramana uyarlanabilecek