Ulpan, sarı köpekten gözünü ayırmadan koşturup, ne yöne, hangi tarafa, nasıl gideceğini bilemeden kalakaldı. Kaçıp kurtulamayacağını farkeden kurt defalarca avlanmaya çıktığı sık ormana doğru nasıl yöneleceğini de bilmiyordu. Şimdi bir an dikkat ettiğinde, önünde sık ağaçlı orman göründü. Bu neredeki ormandı acaba? Köpek ile kurdun arasındaki mesafe iyice kapanmıştı. Bu ikisine kendisi de yakınlaşıyordu. Ne yazık ki, ormana kurt önce girecek gibi görünüyordu. Sarı köpek eğer ki ormana kadar kurdu yakalayamazsa, kurt kurtulacaktı. Sadece bin metrelik bir mesafe kaldı. Bağırmak gerekli galiba? Kime? Kurda mı? Müsirep Ağabey bir görünseydi iyi olacaktı. O da görünmüyor ki. Kurt kurtulacak galiba. Ormana sadece beş yüz metre kaldı… Ok boyu… ip boyu… Kurtuldu ya hu canı çıkasıca… Bırak, hamle yapmazsa olmaz…. Ay, bu da neyin nesi? Kar yağıyor ya hu. Kurt nerede, inine girip kurtuldu mu? Sarı köpekler de ikisi bir araya geldiler. İki sarı köpek, kurdu bırakıp kendi kendilerine dalaşmaya başladılar…
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.