Makber. Abdülhak Hamit Tarhan. Читать онлайн. Newlib. NEWLIB.NET

Автор: Abdülhak Hamit Tarhan
Издательство: Elips Kitap
Серия:
Жанр произведения:
Год издания: 0
isbn: 978-625-6486-48-5
Скачать книгу
yâr-ı vefâşiâr, bekle!..

      Çok dem edemez güzâr bekle!..

      Beklersen eğer beni, ne devlet!..

      Sen, bitmez isen biter bu hasret.

      Bitsin gam-ı rüzgâr, bekle…

      Bir gün ederim firâr bekle…

      Ben bekliyorum o vakti her ân,

      Her an bana der mezâr: bekle…

      Kılmazsa bugün sebât bir şey,

      Olmaz mı bu hâdisât bir şey?..

      Kâzipse seher, hayâl ise şeb,

      Encüm sayılırsa sıfr der-çeb.

      Nisbet ölüme hayât bir şey;

      Nisbet ebede memât bir şey.

      Bir şey yoğise buna müsebbib;

      Elbette bu kâinât bir şey.

      Mâdâm ki onda dâhiliz biz,

      Denmez ki, hayâl-i zâiliz biz.

      Görmekte büyük, küçük müsâvât,

      Bu silsileden çıkar mı emvât?..

      Zahirde fenâya mâiliz biz,

      Ma’nây-ı fenâyı câhiliz biz.

      Âlem ne olursa biz beraber,

      Âkılsek o hâle kaailiz biz.

      Farzet ki zevâldir hakîkat,

      İnsan niçin olmasın muvakkat…

      Olmazsa bu hâbdan o bîdâr,

      Da’vâda olur mu hakkı derkâr?..6

      Yokdan bizi var eden bu fıtret,

      Vardan da yok etse haktır elbet.

      Biz anlamadık ki ibtidâyı,

      Mahkûm ola indimizde gayet.

      Zîrûh fena bulur, ıyandır.

      Ru’yâ denemez, cihan cihândır;

      Vermez, görürüz, zevahir ümmîd,

      Baksan yine bizce zâhir ümmîd.

      İşte bu ümîd kim nihandır,

      Bâkîliğe belki bir nişandır.

      Yok yok, şunu anladık biz ancak;

      İşte bu cihan, bu âsmandır!..

      Ey çehre-i nâzenîn-i gülfem,

      Sen bâri gülleydin âh bir dem!..

      Çeşminle ümîdim oldu mestûr,

      Ümmîd, derim, o şevk-i meftûr.

      Eyvâh, ne ecnebi bu âdem…

      Bak, kendine olmuyor o mahrem.

      Yerden çıkar ol kadar güzellik,

      Gitti yere öyle bir güzel hem.

      Ey yâr, şu nevbehâr sensin;

      Ben anlıyorum ki yâr sensin;

      Ettikçe nigâh bahr ü berre;

      Birden sanırım ki ba’zı kerre,

      Meşcerdeki rûzgâr sensin;

      Ağlar derim, eşkbâr sensin;

      Türben görününce, anlarım ki,

      Öldüm, bana türbedâr sensin.

      Gördüm ki kapandı ben o gözler;

      Hep zu’m u hayâldir bu sözler.

      Söyler, gülerim: bu ta’ziyettir;

      Ağlar, susarım: bu tesliyettir.

      Eyvâh!.. Nasıl gülerse yüzler,

      Bir kalb de tıpkı öyle özler.

      Ma’nâsı emeldir ibtisâmın,

      Zulmette kalan sabâhı gözler…

      Etmeklik için Hudâyı iz’ân,

      İnsan ne demek, bilir mi insan?..

      Mümkin mi o Kibriyây-ı mutlak,

      Mahkûm-ı hayâl-i âdem olmak?..

      Ne akl bilir onu, ne vicdân,

      Tahdîd çıkar, ne dense noksân.

      Biz hükmedelim, ne zû’mdur bu!..

      Hiç mahkemeye gelir mi Yezdân?..

      Yok… Bunda azâbdır azabını:

      Rü’yâ olamaz hayâl ü hâbım.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

      1

      “Makber”in 1922’de eski harflerle çıkan son tabının mukaddimesi.

      2

      “Ölü” ile “Hacle” Hamit’in iki meşhur eserinin isimleridir: Bunlardan “Ölü”, “Makber”in son tabına zeyl olarak neşredildiği için bu mukaddimede ikisinden de bahsedilmektedir.

      3

      Bu sözler Beyrut’taki makberin de taşında muharrerdir. A. H.

      4

      Burada teverrüm etmeden ölmesi temenni olunan kim olduğunu izaha yahut teşhire lüzum yoktur. Çünkü izah etmemek daha ziyade gösterir. A. H.

      5

      Bu mısranın aslı “Yâ Rab ne ekûl maiden var.” idi. Biraz garip geldiği için bu suretle tebdil olundu. A. H.

      6

      “Hakkı derkâr” yerine “Sanki hakdâr” da denilebilir. A. H.

/9j/4AAQSkZJRgABAQEASABIAAD/2wBDAAMCAgICAgMCAgIDAwMDBAYEBAQEBAgGBgUGCQgKCgkICQkKDA8MCgsOCwkJDRENDg8QEBEQCgwSExIQEw8QEBD/2wBDAQMDAwQDBAgEBAgQCwkLEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBAQEBD/wgARCAGyASwDAREAAhEBAxEB/8QAHAAAAQUBAQEAAAAAAAAAAAAAAAIDBAUGAQcI/8QAGgEBAAMBAQEAAAAAAAAAAAAAAAECAwQFBv/aAAwDAQACEAMQAAABxHoeOXp2pytuILHl5FJTJqatWODqEoWs8tHiFTDFYkL2mOrd4ga86jtdOzDYxapFrDO6qy1Oei8/urunKNNW7OTVqYqd+dtPYq5F58Q3aRK6kSatCLVbrD027Edi3YlybEUcrZF1hjozMQ5qq1FRp1QtdxC63TNY18n+fq23k9uY9LjNKwbVjqt3QrYpmsiZei79JlZ2hbVciG5IsbtmqCq3dieRZyJ7Wy1VwYsXWdh5Xfq+DszPbzJ0pP595UMl6PHTdXNyx9E7m30nB25H0uCTS/LVamERGY7OV8E3eW8qJe597C8ZXXKYgk9ErRGly0W+W2e1wuiHhtaSjltz9Os8nsXEysrcRXbRI0giMh3cr146ryJ5npC1wznZzM3rNznhSa4SJskmUuiDZLrdGkMVmzraHNJUTBtWTE1t6yljTPuGs3O/Ync+X38iX6zPytZ43iXNXIooPQ5c/wBHPe83TKqrNaVHXzs2pH1okscL5fr5+LcQqadq4OTHbWfreRWSomGyJMLOydrZ+pEGdSEV++cioiHa3n8+uh4urZed1tWmg6eeTF0WqUvW64P2iv1rE6M3qszvz8QTIdtV2Y7W7cyuaXWG9fpT

<p>6</p>

“Hakkı derkâr” yerine “Sanki hakdâr” da denilebilir. A. H.