12
Eski Türkler kendilerini hem lisan hem din noktasından sair milletlerden ayırırlardı ve lisanca kendilerine benzemeyenlere sümlim, dince ayrı olanlara da tat diyorlardı. Bu kullanışa göre tat yabancı demektir. Tavgaç, Türklerin Çinlilere verdikleri isimdir. Eski Türkler medeniyetçe kendisini Çinlilerle müsavi gördüğünden ona tat demiyor, Tavgaç diyor. Orhun Kitabeleri’nden anlaşıldığına göre Tavgaç, hilekâr demektir ve bundan Çinlileri Türklerin hilekâr tanıdıkları anlaşılıyor. (y.n.)
13
Müsellah: Silahlı, silahlanmış. (e.n.)
14
Mestur: Örtülü, kapalı, gizli. (e.n.)
15
Mukarrer: Kararlaşmış, kararlaştırılmış. (e.n.)
16
Burhan: Kanıt, delil. (e.n.)
17
Mücazat: İşlenen bir suçtan ötürü ceza verme. (e.n.)