“Ben hikâye söylerken âdetimdir; hiç kimseyi kapıdan dışarıya bırakmam. Dışarıya çıkmak isteyen varsa şimdiden çıksın!”
Herkes birbirine baktı.
“Dışarıya çıkmak isteyen yoktur!” dediler. Bunun üzerine Helvacı Güzeli de kapının önüne oturdu, hikâyesini anlatmaya başladı:
İlk olarak hamamda başına gelen şeyi baştan sonuna kadar anlattı. Müezzin bu hikâyeyi işitince: “Ay karnım! Ay karnım ağrıyor!” diye bağırmaya başladı. Helvacı Güzeli, müezzine dedi ki:
“Otur oturduğun yerde! Karın ağrısının sırası değil!”
Bunun üzerine, Helvacı Güzeli, hanın oğlu ile nasıl evlendiğini ve kâhyanın yolda çocukları nasıl boğduğunu anlattı. Bu hikâyeyi işitince hanın oğlunun gözleri dolmaya başladı; ağlayacak gibi oldu.
Helvacı Güzeli hikâyeyi bitirince; babası, erkek kardeşi, hanzade, kâhya ve müezzin meseleyi anladılar.
Helvacı Güzeli, toplananlara hitaben dedi ki:
“Efendilerim, beni bu hâle getiren şu müezzinle şu kâhyadır! İşte babam, işte kardeşim. Kocam da burada!”
Bu sözleri söyledikten sonra hanın oğlunun yanına koştu, eteğinin altına girdi. Hanın oğlu da sevgili eşini bağrına basarak sarıldı.
Herkesin parmağı da ağzında kalmıştı.
Nihayet, ertesi sabah erkenden ahali, müezzinle kâhyaya cezalarını verdiler.
Kız da babasının elini öptü. Hanın oğlu ile beraber saraya geldi. Yeniden kırk gün kırk gece düğün dernek yapıldı, muradlarına erdiler.
Darısı, memleketimizin bütün sevenlerinin başına…
Kahveci Güzeli
Eski zamanlarda, çok fakir bir delikanlı vardı. O kadar fakirdi ki ekmek parası bile bulamıyordu. Geçimini sağlamak için elbiselerini değiştirerek seyahate çıktı. Yürüye yürüye yabancı bir memlekete geldi. Eski bir kahve dükkânına girdi. Kahveciye
“Usta beni yanına çırak alır mısın?” diye sordu. Kahveci içini çekerek cevap verdi:
“Ah oğlum, benim dükkânım eski, müşterim az. Günde bir iki müşteri gelecek de beş on para alacağım; o para ile de geçimimi sağlayacağım! Ben sana para veremem ki!”
Delikanlı dedi ki:
“Ben senden para istemem baba. Başımı şuracığa sokup oturayım, karnımı doyurayım yetişir.”
Kahveci, delikanlının hâline acıdı, isteğini reddetmedi:
“Pekâlâ oğlum, Allah ne verirse yer, içeriz.” dedi.
Bunun üzerine delikanlı ustasının elini öperek dükkâna oturdu. Akşamüstü ustası dedi ki:
“Oğlum, ben eve gidiyorum, sen dükkânı güzelce kapa, içeride yat.”
Ustası gidince delikanlı kahveyi kapadı, tahta sedirin üstüne çıkıp uzandı, uykuya daldı.
Saat gecenin dördüne – beşine gelince dükkânın kapısı çatır çutur açıldı. İçeriye bir seyyah girdi, selam verdi. Uykudan uyanan delikanlı, biraz şaşırarak seyyahın selamını aldı.
Seyyah dedi ki:
“Kalk delikanlı, bana bedavadan bir kahve pişir bakalım!”
Delikanlı kalktı, seyyaha bir kahve pişirip verdi. Seyyah kahveyi içtikten sonra bir kelime söylemeden çıkıp gitti. Delikanlı “Hayırdır inşallah!” diyerek kahvenin kapısını kapadı, yeniden tahta sedirin üzerine uzandı, uyudu, ertesi gün ustasına hiçbir şey söylemedi.
Akşam olunca yine dükkânda yalnız kaldı, yine evvelki gibi kapıyı örterek tahta sedirin üstüne uzandı. Uykuya daldı, yine evvelki gibi saat dört – beş civarında, kahvenin kapısı çatırdayarak açıldı, içeriye iki seyyah girdi, selam verdi.
Seyyahlar, delikanlıya dediler ki:
“Kalk delikanlı! Bize bedavadan iki kahve pişir bakalım!”
Delikanlı kalktı, seyyahlara iki kahve pişirip verdi. Bunlar da kahveyi içtikten sonra bir kelime söylemeden çıkıp gittiler. Delikanlı yine sabaha kadar yattı ve ertesi gün ustasına hiçbir şey söylemedi.
Akşam olunca yine dükkânda yalnız kaldı. Bu sefer, dükkânın içinde ne kadar eşya varsa hepsini kapının arkasına yığdı, yine tahta sedirin üstüne uzanıp uyudu. Gece, saat dört – beş civarına gelince kahvenin kapısı tekrar büyük bir gürültüyle açıldı. İçeriye üç seyyah girip delikanlıya selam verdiler.
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.