Bugün göremediğini!
Hiçbir Şey Şimdi’nin Dışında Var Olmaz
Soru: Geçmiş ve gelecek de şimdiki an gibi, hatta bazen ondan daha gerçek değil midir? Ne de olsa, geçmiş bizim şu an nasıl algıladığımız ve davrandığımızın yanı sıra, kim olduğumuzu da belirler. Ve geleceğe dair hedeflerimiz de şu an hangi eylemlerde bulunacağımızı belirler.
Cevap: Siz henüz söylediğim şeyin özünü kavramamışsınız, çünkü onu zihinsel düzeyde anlamaya çalışıyorsunuz. Zihin bunu anlayamaz. Yalnızca siz anlayabilirsiniz. Lütfen sadece dinleyin. Siz hiç Şimdi’nin dışında bir şey deneyimlediniz mi, yaptınız mı, düşündünüz mü ya da hissettiniz mi? Bunu yapabileceğinizi sanıyor musunuz? Herhangi bir şeyin Şimdi’nin dışında vuku bulması ya da olması mümkün mü? Cevap aşikârdır, öyle değil mi? Hiçbir şey geçmişte vuku bulmadı, Şimdi’de vuku buldu. Hiçbir şey gelecekte vuku bulmayacak, Şimdi’de vuku bulacak.
Sizin geçmiş olarak düşündüğünüz şey önceki bir Şimdi’nin zihinde depolanmış anısıdır. Siz geçmişi hatırladığınızda, bir anıyı yeniden canlandırırsınız ve bunu şimdi yaparsınız. Gelecek ise hayal edilen bir Şimdi’dir, zihnin bir projeksiyonudur. Gelecek geldiğinde, Şimdi olarak gelir. Siz gelecek hakkında düşündüğünüzde, bunu şimdi yaparsınız. Geçmişin ve geleceğin kendi başlarına bir gerçekliğe sahip olmadıkları ortadadır. Nasıl ki ayın kendine ait bir ışığı olmayıp, sadece güneşin ışığını yansıtabiliyorsa, geçmiş ve gelecek de sonsuz şimdinin ışığının, gücünün ve gerçekliğinin soluk birer yansımasıdır sadece.
Özel Bir Zaman Yok
Kendine ait özel bir zamanı yok hakikatin.
Onun zamanı şimdidir – daima.
Budur sonsuz hayat.
Bu, gençliğinin sana vereceği her şey.
Şarabın, güllerin ve sarhoş dostların mevsimi.
Mutlulukla geçir şu ânı.
Yaşadığın hayat… şu andır.
Sonu Olmayan Tek Şey
Ebediyen ve daima sadece şimdi vardır,
şimdiki zaman sonu olmayan tek şeydir.
Şimdi’nin Gerçeği
Çoğu insan Şimdi’yi Şimdi’de olup bitenlerle karıştırır, ama o, bu değildir. Şimdi, onun içinde olup bitenden daha derindir. O, olup bitenin vuku bulduğu alandır.
Tek Nokta
Yağ bir kaptan diğerine döküldüğü takdirde, mutlak bir akıcılık ve sessizlikle kavislenerek akar. Bu hızlı akışın camsı ve hareketsiz görüntüsünde bakanı büyüleyen bir şey vardır. Belki de bize, geçmişin ya da geleceğinkilerden daha büyük sırlar barındıran zamanın bir yönünü, sonsuz uzunluktaki ve iki karşıt yöne uzanan iki geniş açılımın arasına sıkışmış sonsuz kısalıktaki şimdiki zamanı hatırlattığı içindir. Bu, gerçekliğe dair hem en dolaysız hem de en elle tutulmaz deneyimimizdir. Şimdinin süresi yoktur, ama yine de zamanda olanın olduğu ve değişenin değiştiği tek noktadır. Biz daha onun farkına varamadan geçmiştir, yine de her şimdiki an, ânında yeni bir şimdiki ânı izlediğinden, Şimdi, bizim gerçekliği doğrudan deneyimlediğimiz tek durumdur…
Yalnızca Şimdiye
Balanchine, “Şimdi!” derdi dansçılarına. “Hangi güne saklıyorsunuz? Şimdi yapın ne yapacaksanız!” Çocukluğu Rus Devrimi ve iç savaş sırasında St. Petersburg’da geçti, o dönemin sefaleti ve sıkıntıları kendisinde kalıcı bir iz bıraktı. Okuldan mezun olduğunda kan tükürmeye başlamıştı. Daha sonraları, 1924’te Avrupa’ya kaçmasının ardından kendisine tüberküloz teşhisi kondu ve üç ayını bir sanatoryumda geçirdi. Yıllarca yüksek ateş ve gece terlemelerinin pençesinde kıvrandı. “Biliyorsun, ben gerçekte ölü bir adamım,” demişti ilk dansçılarından birine. “Çoktan ölmem gerekirdi ama ölmedim, bu yüzden şimdi yaptığım her şey bana verilen ikinci bir şans… Geriye dönüp bakmıyorum, ileriye de bakmıyorum. Yalnızca şimdiye.”
Mevcudiyet
“Aydınlanmayı nerede arayacağım?”
“Burada.”
“Peki ne zaman olacak?”
“Şu anda oluyor.”
“Öyleyse ben niye yaşayamıyorum bunu?
“Bakmıyorsun da ondan.”
“Neye bakmalıyım?”
“Hiçbir şeye. Yalnızca bak.”
“Neye?”
“Gözünün gördüğü herhangi bir şeye.”
“Özel bir şekilde mi bakmalıyım?”
“Hayır. Her zamanki gibi bakacaksın.”
“İyi ama zaten hep her zamanki gibi bakmıyor muyum?”
“Hayır.”
“Ama nasıl olur?”
“Çünkü bakmak için burada olmalısın. Sense çoğu kez başka yerdesin.”
Burada Olmak
İnsanın asıl sorunu işlerin tam Burada, tam Şu An oluşuyla alakalı. Yaşam ve ölümü bulduğumuz yer Burası. Yaşam şimdi, ölüm sonra değil. Her şeyin olduğu yer Burası. Gelecekte ölmeyiz; Şimdi, şu anda ölürüz. Ve bu yüzden, olan her neyse, onunla Burada ilgilenmeliyiz. Onu belli bir mesafede tutup nesnelleştiremeyiz. Herhangi bir şeyle, onu başka bir yere veya zamana öteleyerek baş edemeyiz. Gerçek şu ki gidebileceğimiz başka bir yer yok. Böyle bir yer yok, çünkü Gerçeklik ebediyen ve hemen şimdi elimizin altında.
Dünya düşündüğümüz şekilde işlemez. Bunu anlamak için yapmamız gereken, sadece görmek. Burada olmak sadece budur.
Bir An İçin Okumayı Bırak
Bir an için okumayı bırak ve bir dakika içinde öleceğini düşün. Deneyimleyeceğin son şeyler bu sayfaları okumak, bu odada oturmak, giydiğin giysileri giymek, düşündüğünü ve hissettiğini tam şu an düşünmek ve hissetmektir. Bu kadar. Hayatının sonu bu. Bu konuda bir şey yapmaya vaktin yok. Bir not bırakmaya veya telefon etmeye vaktin yok. Hayatın sona erdi. Bir dakika içinde öleceksin. Bütün yapabileceğin, var olanı tam şu an deneyimlemek.
Çok basit bir alıştırma bu, ama oldukça esaslı. Seni hızla şu an bulunduğun yere getirir. Altı âlemin2