Limon Bahçeleri. Marina Koroleva. Читать онлайн. Newlib. NEWLIB.NET

Автор: Marina Koroleva
Издательство: Автор
Серия:
Жанр произведения:
Год издания: 2022
isbn:
Скачать книгу
askeri maceralar 400 yıl önce enkaza dönen Bizansın başına gelenler gibi ona tamamen anlamsız geliyordu.

      Türkçe konuşan denizciler düşünceleri böldü.

      – Gevezelik etmeyi kesin! Siz erkeksiniz!

      Raul sırıttı.

      Sık sık gereksiz boş konuşmalar duyuyordu. Osmanlı gemilerinin bileşimi Türk denizciler, topçular, yardımcılar ve aşçılardan oluşuyordu. Hiçbir anlamı olmasa bile sürekli bir şeyler hakkında konuşma ve bir şeyler tartışma ihtiyacı hissediyorlardı.

      "Doğaları böyle…" – diye düşündü Raul.

      Rum ve Ermeni komutanlar aralarında strateji ve kişisel hesaplarda farklılıklar vardı.

      Bu defa herkes bir konuda hemfikirdi: sessiz bir gecede, hiçbir İngiliz çölde bir serap gibi görünen hayalet gemiye pürüzsüz dalgalar üzerinde ateş edemeyecek. Yüzlerce yaralıyla Akdeniz'den çekilen yalnız bir gemi kimin umurunda.

      Raul yatağa uzandı. Evini ve taş duvarları ile manastırı hayal ediyordu. Şimdi onun bahçelerinde olmak istiyordu, yabani limon ağaçlarının altında her şey inanılmaz derecede sakin görünüyordu! Orada ilk kez seviştiler … O anlar artık uzak bir masaldı veya belki sonraki günlerde yakın bir efsane olacaktı.

      Vardan ile olan kavgayı hatırlayarak, Raul uykuya daldı. O kızı için her şeyi yapmaya hazır olduğunu ve onun kendi seçimini sadece kabul ediyordu.

      Soğuk bahar gecesinde geminin gövdesine çarpan karanlık dalga sesleri duyuluyordu.

      Raul rüyasında onu gördü: tutkulu kavgaları ve aşkları, ardından tüm gömleği baştan aşağı sırılsıklam etti.

      Ateşin etkisi ile uyandı, güverteye çıktı. Gecenin onun şevkini soğutamıyordu.

      Yüksek ateş ve titreme, kendi kıyılarına dönen mürettebat arasında bir salgın olduğunu belirtisiydi.

      Draft note 2

      Ani, Kars…

      Ani yolu tenhaydı. Karda koşan bir tilki sessiz tanığımdır. Yakındaki bir köyde yemek arıyordu.

      …birkaç kilometre sonra eski kaleden sökülen taşlar ile yapılmış ufacık köy evleri ortaya çıkti. İlk defa böyle bir şeyle karşılaşıyorum. Bunların yaşandığı son yüzyılı hayal etmek beni korkutuyor…

      Bu yol boyunca kısa bir taş bir duvar geçiyor. Ani buradan başlıyor.

      İpek Yolu'nun bir zamanlar merkezi olan bu şehrin dış duvarları ve kalıntıları şimdiden görülebiliyor!

      Girişte çingene bir ailenin el yapımı hediyelik eşyalar sattığı çadır duruyor.

      Bizim dışımızda kimse yok.

      Girişe doğru yürüyorum ve hemen Bagratuni hanedanının armasını görüyorum. Bu motif haçı sırtında taşıyan zarif bir aslan kabartmasıdır.

      "1001 duvar"’ın dar koridorundan geçmek farklı geliyor. Şövalyelerin bu kapılardan nasıl gururla içeri girdiğini, tüccarların arabalarını nasıl yuvarladıklarını ve çocukların nasıl koştuğunu hayal edebilirsiniz.

      Elinizi havada gezdirdiğinizde zamana dokunabilirsiniz… Ama avucunuzu kapatır kapatmaz her şey kayıp gidiyor.

      … Ve bir anda kendimi büyük bir boş alanın başlangıcında buluyorum. Binlerce kilisenin ve kulenin kalıntıları hala duruyor. Bunları yok etmek için yeterli zamanları yoktu ve bir sebepten dolayı virane bırakıldı.

      İç sesim burada dinamit kullanıldığını söylüyor.

      «Neden bu efsane mimariyi yok etmeye ve muhteşem şehrin yağmalanmasına izin verildi?»

      Rusya'daki 1917 olaylarını anında hatırlıyorum. Orada da dinamit kullanılmış, kültürel değerleri gasp edilmiş ve insanların kaderi ile alay edilmiş.

      Uçurumun kenarına yaklaşıyorum. Mobil operatör «Ermenistan'a hoş geldiniz» mesajını gönderiyor.

      Kayaların içinde mağaralar görüyorum. Burada, şehrin konut ve sosyal yapılarını birbirine bağlayan bir köprü olması gerekiyordu.

      Kiliselerden birine gidiyorum. Uzun süredir kapısı yok, geçit dayanılmaz derecede karanlık. İçeride göreceğimi düşündüğüm şeyden korkuyorum. Fresklere ve ikonlara bakmakta zorlanıyorum. Zorbalığa uğradılar…

      İsa'nın Annesinin yarım görüntüsüne yaklaşıyorum. Burada Unutulmuş Medeniyetin bir kısmına dokunabilirim…

      Karda yürüyorum. Bana öyle geliyor ki, altlarında yüzlerce hayat yatıyor ve her bir taşın etrafında ölüm uçuşuyor.

      Tigran'ın karısı için yaptırdığı kiliseye varıyorum. Uzak bir vadide onun varlığı ne kadar harika!

      Biri tüm bunları görmemi istedi ya da bilinçaltım beni buraya getirdi.

      Okuduğunuz şey zaten bir yerde yazılmıştır ve ben: Ani … Şubat 2020 tekrar ediyorum.

      Çıkışta kocam bana hediye olarak üzerinde harabe olmamış kiliseler ve bir kale görüntüsü olan bir ayna alıyor.

      4

      Güneş ufkun ötesine geçti.

      Manastır duvarlarını geçtikten sonra Karine geriye baktı.

      Ararat Vadisi'nden Amasya’ya geldiklerinde çocukluğunu hatırladı.

      Buradaki her şey ona güzel görünüyordu: sessiz limon bahçeleri, ağaçların gölgesinde bir okul ve Vardan'a olan ilk aşkı.

      Aynı anda iki kişiyi sevmenin mümkün olup olmadığını sordu … Yıllar önce Raul ve Vardan arasında bir seçim yaparken, kalbinin derinliklerinde onu terk etmiş gibi hissetmişti.

      13 yıl sonra gölgesini izliyordu. Ona doğru yürüyordu.

      "Veda etme zamanı değil, yoksa burada kalacağız."

      – Maman, – Annette'in sesi duyuldu, – Konstantinopolis'te bizi bekliyorlar! Hadi gidelim!

      Karine basamağa çıktı ve arabaya tırmandı.

      Dizginleri kadın ellerine aldı ve atları Amasya'nın dışına çıkana kadar uzun süre arkasına bakmadan sürdü.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

/9j/4AAQSkZJRgABAQAAAQABAAD/2wBDAAgGBgcGBQgHBwcJCQgKDBQNDAsLDBkSEw8UHRofHh0aHBwgJC4nICIsIxwcKDcpLDAxNDQ0Hyc5PTgyPC4zNDL/2wBDAQkJCQwLDBgNDRgyIRwhMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjL/wgARCAZABLADASIAAhEBAxEB/8QAGgABAQEBAQEBAAAAAAAAAAAAAAECAwQFBv/EABkBAQEBAQEBAAAAAAAAAAAAAAABAgMEBf/aAAwDAQACEAMQAAAC+jN3nry+f6PNfHPZL